Hz. Zübeyr’i(r.a.) imana taşıyan Hz. Ebû Bekir(r.a.) olmuştu. Hz. Ebû Bekir(r.a.), cuma günü iman etmiş ve cumartesi günü Hz. Zübeyr’in(r.a.), pazar günü Hz. Talha bin Ubeydullah’ın(r.a.), pazartesi günü Sad Bin EbiVakkas’ın(r.a.), salı günü Said İbni Zeyd’in(r.a.), çarşamba günü de Ebû Ubeyde Bin Cerrâh’ın(r.a.) imanına vesile olmuştu.
Hz. Zübeyr(r.a.), İslâm dinini kabul edip Hz. Ebu Bekir’den(r.a.) ayrıldıktan sonra Efendimiz’in(s.a.v.) yanına giderek İslâm dininin içeriği ile ilgili bazı sorular sordu. Efendimiz(s.a.v.), onun sorularını cevapladıktan sonra ona şöyle dedi: “Seni Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in(s.a.v.) Allah’ın elçisi olduğuna şahitlik etmeye davet ediyorum.” Hz. Zübeyr(r.a.) de Efendimiz’e(s.a.v.): “Ey Allah’ın Elçisi(s.a.v.)! Şüphesiz ben Allah’tan başka ilah olmadığına ve Senin(s.a.v.) de Allah’ın elçisi olduğuna şahitlik ediyorum. Eğer istersen artık Müslüman olduğumuzu gizlemeyiz ve müşriklere İslâmiyet’i açıktan duyururuz. Çünkü biz hak, onlar ise batıl üzerindedirler.” dedi. Allah Resûlü(s.a.v.) bunun üzerine “Bize henüz savaş emredilmedi.” buyurdu. (Belazuri, Ensâb, 9, 420-421.)
Zübeyr b. Avvâm(r.a.), Allah Resûlü’nün(s.a.v.) yanından çıktıktan sonra yolda kendi kabilesi Esedoğullarından olan Ebü’l Bahterî’yle karşılaştı. Ebü’l-Bahterî ona İslâmiyet’i kabul ederek Müslüman olup olmadığını sordu. Hz. Zübeyr(r.a.) ona Müslüman olduğunu söyleyince bunun üzerine Ebü’l-Bahterî, “Biz, senin atalarımızın dininden ayrılıp istediğin şekilde ilahlarımızı ayıplamanı kabul etmeyeceğiz.” dedi. Zübeyr b. Avvâm(r.a.) ise ona “Ne yapmak istiyorsanız onu yapın. Sizin taptığınız putlar ne işitirler ne de görürler. Onların ne kimseye bir faydaları vardır ne de bir zararları.”diye karşılık verdi. Ebü’l Bahterî, “Biz putlara sadece, bizi Allah’a(c.c) daha çok yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.” deyince bu şekilde inanan müşrikler hakkında “İyi bilin ki gerçek din yalnız Allah’ındır. O’nu bırakıp da başka dostlar edinenler, ‘Biz onlara sadece, bizi Allah’a daha çok yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.’ diyorlar. Şüphesiz Allah, ayrılığa düştükleri şeyler konusunda aralarında hüküm verecektir. Şüphesiz Allah, yalancı ve nankör olanları doğru yola iletmez.” (Zümer Suresi/3) ayeti nazil olmuştur. (Belazuri, Ensâb, 9, 421)
Yazar : Mehmet Yıldız